Gazze halkını, sonuncusu sabah namazı katliamı olmak üzere devam eden soykırım saldırılarından kurtarmak ne imkansız ne de zor. Ancak bu durum, sözlerde tasarrufu, aksiyon almada fedakarlığı ve pratik ve etkili stratejilerin takip edilmesini gerektiriyor. Bugün soykırımdan kurtarılmaları için mümkün ve gerekli olan en önemli adımlar şunlar:
1. 1948 haritası dahilindeki Filistinlilerin Gazze'deki kardeşlerine destek olmak için, işgalcilerin ayaklarının altındaki toprağı sarsacak bir halk ayaklanmasına girişmeleri gerekiyor. Onlar İsrail nüfusunun beşte birini oluşturuyorlar ve %80'i Müslüman. Cesaret ve fedakarlık gösterdiklerinde çok şey yapabilirler ki, 1987 intifadasına da aktif olarak katılmışlardı.
2. Batı Şeria halkının düşmanın kafasını karıştıracak ve onu meşgul edecek bir yıpratma savaşını başlatmaları gerekiyor ki, Batı Şeria'da işgalcilerin kendi hizmetine aldığı 60.000 silahlı adam var! Eğer onlar savaşı başlatmazlarsa yakın gelecekte Gazze'de gördüğümüzden daha kötü bir soykırımın kurbanı olacaklar, çünkü Batı Şeria -Aksa ve Kudüs'ün bulunduğu yer- çatışmanın kalbi ve odağı. Bugün Batı Şeria'nın Gazze'yi yüzüstü bırakması aslında Batı Şeria'nın yarın kendi kendisini yüzüstü bırakması anlamına geliyor.
3. Mısır ve Ürdün'de güçlü kitlesel halk hareketleri başlatılmalı ve bu hareketler, Arap müttefiklerinin gelecekleri hususunda İsraillileri ve Amerikalıları korkutmalı, bölgenin kalbine yerleştirilmiş stratejik hazinelerinin kaybolmasından tedirgin etmeli ve şu an onlar için koruyucu zırh mesabesinde olan stratejik ortamın köklü bir değişim geçirmesi konusunda onları ürkütmelidir.
4. Direnişin müttefikleri (İran, Lübnan ve Yemen) düşmanı yıpratacak, onun gücünü dağıtacak ve tehditleri artıracak operasyonları yoğunlaştırması gerekmektedir. Düşman üzerindeki askeri, ekonomik, insani ya da psikolojik her türlü baskı faydalı olacaktır.
Eğer Gazze'deki kan denizleri bu basit adımları ve bu adımların sonucu olarak gerekli fedakarlıkları hak etmiyorsa, o zaman ağıt yakmayı, ağlamayı ve taziye evleri açmayı bırakalım.