Kimlik Oluşturmada Sporun Etkisi ve Rolü

Bir insanın Kamil oluÅŸunun iÅŸaretleri:  

1. Yaratılışının güzel olması 

2. Ahlakının güzel olması

3. Sözlerinin güzel olması

4. Davranışlarının güzel olması. 

Peki nedir bu insanı bütünsel anlamda güzelleÅŸtiren ahlak? 

 

Ahlak

Kelime kökeni olarak  Hulk kökünden gelir, anlamı yaratılış ve tiynettir. İnsanın yaratılışını, tiynetini ve davranışlarını yansıtır. Hulk kavramı da Halıktan gelir, yani Yaradandan… Yaradandan gelen her ÅŸey elbette güzeldir.  

Ahlak: İnsanın elinde her türlü kötülüÄŸü yapma imkanı/gücü varken, kendini bunlardan beri tutması ve yine iyiliÄŸi seçmesidir.  

Ahlak: Dünyevi sistemlerin sunduÄŸu kanunlarla koruma/garanti altına alınmış haklar varken dahi onları elinin tersiyle iterek özünde, vicdanında, fıtratında, inancında/imanında  olanı tercih etmektir.

Ahlak: insanın yaradılış kodlarıyla davranması, asıl olan fıtratıyla uyumlu davranması, vicdanına uygun davranmasıdır.  

Ahlak: Hakka göre doÄŸru olanı yapmak iradesidir. Hayatın tümünü ifade etmektedir.

 

Spor

İnsan doÄŸasında var olan yarışma, mücadele etme, kazanma, baÅŸarma, kanıtlama, gösterme içgüdülerini, belirli ölçüde güç ve beceri gerektiren insanların ferdi veya toplu olarak, belirli kurallar çerçevesinde, aletli veya aletsiz; fiziksel, zihinsel, psikolojik, kabiliyetlerini kendine ve bir

rakibine karşı, teknik ve taktik ölçüler çerçevesinde önceden belirlenmiÅŸ sistematik bir düzen içinde baÅŸarı kazanmaya yönelik ve rekabet heyecanını ve keyfini yaÅŸamak için

yaptığı; yapanlar ve izleyenler tarafından büyük zevk alınan; bireyin fiziksel, zihinsel, ruhsal, sosyal ve en önemlisi ahlaki özelliklerinin de geliÅŸmesine temel ve büyük katkılar sunan beden hareketlerinin bütününe verilen genel bir isimdir, bilim dalıdır.  

 

Spor Ahlakı

Sporun tüm paydaÅŸlarının kendisine, rakibine, teknik ekibe, yöneticilere, medyaya, hakemlere, izleyicilere velhasıl kamuoyuna karşı adaletli, saygılı, dürüst, centilmence ve eÅŸitlik ilkelerini samimi olarak içselleÅŸtirerek bir görüÅŸe sahip olup bunları uygulamasıdır.  Åžartlar ne olursa olsun kazanmayı mübah görmeyen bir inanç ve kiÅŸilik yapısıdır spor ahlakı. Nitelikli ve ahlaklı bir sporun kurallarını yine o sporun ve nitelikli toplumun deÄŸer yargıları belirlemektedir. Zira spor toplumdan, toplumda spordan etkilenmektedir. 

 

Spor Ahlakını geliÅŸtirmek, ahlaklı karakter ve kimliÄŸe sahip bireylerin yetiÅŸtirilmesi ile mümkündür. Bunun baÅŸlangıç noktası informel eÄŸitimin merkezi olan ailedir, daha sonra formel eÄŸitimin merkezi olan eÄŸitim kurumlarında okullarda devam eder. Fakat özellikle belirtmemiz gereken çocukların büyük bir aÅŸkla gittikleri spor kulüpleri bu iÅŸin lokomotifi olmalıdır, zira bu çocuklar küçük yaÅŸlarda  spora baÅŸlamakta ve eÄŸitilmeleri için tüm ÅŸartlar mevcuttur. DiÄŸer taraftan sosyal çevre, medya, yöneticiler, kanaat önderleri, yazarlar, rol modeller ve toplumun tüm kesimlerinin düÅŸünce ve davranışlarıyla bu geliÅŸim devam etmektedir.

 

Spor olgusunu incelediÄŸimizde : Zihnin, bedenin ve ruhun uyumlu bir ÅŸekilde çalıştığı görülmektedir. Birbirlerini destekleyici ve güçlendirici, ayrılmaz bir bütünün parçalarıdır. Çünkü bazen zihnin bazen ruhun kabul etmediÄŸini bedene icra ettirmek hem imkansızdır, hem de ahlaki deÄŸildir. Zihinsel disiplin, bedensel güç ve ruhsal teslimiyetin birleÅŸtiÄŸi,  kararlı ve istikrarlı bir ÅŸekilde çalıştığı hareketler silsilesi sporu anlatmaktadır.  Hatta bu özelliklerden bir tanesinin eksikliÄŸi, ya da yeterli enerjiyle çalışmaması uyumu bozmakta ve sporun en temel özelliÄŸi olan zihin, ruh, beden iliÅŸkisinin kaybedilmesi neticesinde spor tat vermemekte, sığlaÅŸmakta, sıradanlaÅŸmakta ve hedeflenen amaca ulaÅŸmak neredeyse imkansız hale gelmektedir. Dolayısıyla spor, temel özelliklerini ve diÄŸer alanlardan olan farklılığını/üstünlüÄŸünü  kaybetmektedir.  

Ellerin ve ayakların farklı becerileri geliÅŸtirmelerinin yanı sıra; ellerin ve ayakların sadece iyilik yolunda kullanımlarının saÄŸlanması ve hiç bir zaman kötülüÄŸe alet edilmemeleri, kati surette el ve ayaklar ile yapılacak iÅŸlerin sadece hayr ve güzel iÅŸler için kullanılmasını ifade etmektedir. Misal vermek gerekirse eller insandan, milletten, devletten hırsızlık yapmak için kullanılmamalı, ayaklar insana, millete, devlete ihanet etmek için adım atmamalıdır.  İşte sporun prensipleri olarakta adlandırılan, temelde, ahlak, saygı ve erdeme ulaÅŸmak için takip edilmesi gereken düÅŸünce ve davranış biçimini ifade etmektedir. 

 

Sporcuda; ahlak, adalet, saygı, karakter, merhamet, özgüven, cesaret,  duruÅŸ, azim, çalışma, sabır, kararlılık, ani karar verme, kimlik oluÅŸturma, disiplin, hiyerarÅŸi, çevresine örnek/rol model olma, dürüst, mütevazı, hedefleri, idealleri olma, istikrarlı olma, hazır bulunuÅŸluk ve dinç kalmak gibi özellikleri geliÅŸtirmektedir. 

 

Sporun 8 temel prensibi ve öÄŸretisi bulunmaktadır. Bunlar:

1- DoÄŸru konuÅŸmak

2- DoÄŸru dinlemek

3- DoÄŸru bakmak

4- DoÄŸru düÅŸünmek

5- DoÄŸru hareket etmek

6- DoÄŸru emir vermek

7- DoÄŸru emir almak

8- DoÄŸru hizmet etmek  

 

Spor için söyleyebileceÄŸimiz bazı  Özlü Sözler : 

“Sporcu her ÅŸeyi kırabilir, fakat bir kalbi asla”

“Saygı duymazsanız, saygınlığınız olmaz”

“Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır.”

“KuÅŸak belde deÄŸil, beyindedir”

“Ben hocamın gölgesine dahi basmam”

“Antrenmanda terlemeyen müsabakada aÄŸlar”

“BaÅŸarıya giden yol; istemek, inanmak ve azimle çalışmaktan geçer.” 

‘’El ve ayak ile geliÅŸtirilen beceriler; nefis kontrolünün, saygının önüne geçiyorsa, o beceriler dönüp dolaşıp sporcuyu vuracaktır.’’

 

Spor bireyde kimlik oluÅŸturma noktasında diÄŸer alanlara göre, özellikle yüksek derecede disiplin içermesi, hiyerarÅŸi, adalet, sabır, selamlaÅŸma, istikrar, sorumluluk, nefis kontrolü ve saygının ön planda olması hasebiyle büyük farklılıklara ve hatta üstünlüklere sahiptir diyebiliriz. 

 

Disiplin

İnsan ve toplumların muvaffak olmalarını saÄŸlayan motor güç disiplindir. Disiplin uzun vadeli ve istikrarlı olmayı saÄŸlar. Disiplin organizasyonu gerektirir. Disiplin düzenli ve sistemli olmak anlamlarını içermektedir. Bireylerin veya toplumların çeÅŸitli motivasyonları olabilir ve fakat eÄŸer disiplinize olmuÅŸ yapılara sahip deÄŸillerse baÅŸarılı olamazlar. Spor; sporcunun eÅŸyalarının, sivil ve sportif giyiminin temiz, düzenli olmasıyla baÅŸlayan, evinde de eÅŸyalarını, yatağını ve ev düzenini saÄŸlamasını telkin eden, sahasını, salonunu temiz tutmaktan, sahadaki, salondaki malzemeleri düzenli/intizamlı kullanmaya, sahaya, salona girerken, bayraklara, içerde bulunan insanlara ve hocalara verilmesi gereken spora özgü selamlardan, hocalarıyla olan mesafeli ve derin saygı içeren iletiÅŸime, sahaya, salona antrenmanlara ve randevularına zamanında gelmesi, çalışmalar esnasında sürekli selamla baÅŸlanması, alçak bir ses tonu ile iletiÅŸim kurması, rakibe, rakip hocalara, seyirciye, medyaya, federasyon yönetimine kadar bir disiplin içinde ve kontrollü hareket etmesini saÄŸlayan bir disiplin anlayışına sahiptir. Uyku düzenine dikkat etmesi, yeme içmenin yine belirli bir disiplin ve kontrol dahilinde olmasının saÄŸlanması, her adımda disiplinin iliklere kadar iÅŸlendiÄŸini göstermesi açısından önem taşımaktadır. Baktığımızda bu disiplin anlayışının dinimiz içinde temel konulardan olduÄŸunu ifade etmemiz gerekir. ‘’Ey örtünüp bürünen (Peygamber)!

Kalk, birazı hariç olmak üzere geceyi; yarısını ibadetle geçir. Yahut bundan biraz eksilt. Yahut buna biraz ekle. Kur'an'ı ağır ağır, tane tane oku. Åžüphesiz biz sana (sorumluluÄŸu) ağır bir söz vahyedeceÄŸiz’’ Müzemmil Suresi 1-5. Ayet

Zira sabah erken kalkıp ibadet edip hayata baÅŸlamanın, günün belirli zamanlarında ibadet için günü planlamanın, zamanı doÄŸru planlayıp yönetmenin bir disiplin iÅŸi olduÄŸunun bilincinde olmalıyız. Uyku düzeninin, kontrollü ve aşırıya kaçmadan bir beslenme düzeninin olması, kendinden büyüklerle olan iletiÅŸim, bilgiye ve bilgililere karşı olan saygı, aileye karşı olan saygı, millete devlete ve organlarına karşı olan saygının arka planında da bu küçük yaÅŸlarda kazanılan disiplin alışkanlığı etkilidir.  Bu disiplin anlayışı bireyin okul, iÅŸ, aile, sosyal hayat velhasıl insanlıkla olan tüm iletiÅŸimlerinde karakterinin dolayısıyla davranışlarının ayrılmaz bir parçası haline gelmektedir. İşte spor bireye böyle bir kimlik kazandırarak onun tüm yaÅŸamı boyunca bu düzen içerisinde yaÅŸayıp davranmasını öÄŸretir. 

 

Adalet

İnsanlığın tarih boyunca en fazla ihtiyaç duyduÄŸu  konuların başında gelmektedir. Adil olmayı, adil olmanın ne ifade ettiÄŸini belirleyen bir alandır.  Hüküm verilirken doÄŸru karar verme anlamına gelen adalet, hayatın tüm alanlarında insanların temel dayanaklarıdır. İşin olması gerektiÄŸi ÅŸekline adalet denilebilinir. Karşısında güçlünün zayıfın, zenginin fakirin, bilenin bilmeyenin eÅŸit olarak sorgulandığı ve hüküm verildiÄŸi bir alan anlamına gelmektedir. Sporun bizlere öÄŸrettiÄŸi temel öÄŸretilerden bir tanesi de adalet kavramıdır. Tüm düÅŸünce ve davranışların nitelikli olmasının spor için önemli bir kriter olduÄŸu zihniyetini aşılar sporcuya. Yaptığın her iÅŸi adil bir ÅŸekilde yapmak, hak ettiÄŸi zaman sporcuya hak ettiÄŸi ÅŸeyi vermek, hak etmeden ona herhangi bir ÅŸeyi vermemek öncelikle sporcuda adalet duygusunu geliÅŸtirir, hak ettiÄŸi zaman kuÅŸağını vermek, hak ettiÄŸinde formasını vermek, övmek veya yermek, sporcuyu maça götürmek, herhangi bir ÅŸekilde ödüllendirmek veya cezalandırmak, kazanmak duygusu sporcuda ne kadar da ağır bassa; kimsenin hakkını yemeden, kurallara uygun olarak kazanmayı emreder,  çok büyük baÅŸarılara imza atmak istese bile; bu isteklerini meÅŸru çerçevede yapmasının ÅŸart olduÄŸu zihniyetiyle yetiÅŸtirir, hak ettiÄŸi ve zamanı geldiÄŸinde asistanlık yaptırmakta, kulübün sorumluluÄŸunu ona vermek, adalet kavramının sporcunun kimliÄŸine yerleÅŸmesini saÄŸlamaktadır. Bu davranışları içselleÅŸtiren sporcu zaten hakkı olmayan hiç bir ÅŸeyle ilgili bir talebi dahi olmayacaktır. Elinde sportif anlamda beceriler noktasında farklı güçlerde olsa, özellikle kendinden zayıflara ve diÄŸerlerine karşı var olan gücünden ziyade adalet, adil olma merkezli davranmayı emreder. DiÄŸer taraftan din anlayışımıza baktığımızda din bize adaleti emreder. ‘’Åžüphesiz Allah size emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiÄŸinizde adaletle hükmetmenizi emrediyor. Böylece Allah size ne güzel öÄŸüt veriyor! DoÄŸrusu Allah her ÅŸeyi hakkıyla iÅŸiten, kemâliyle görendir.  Nisa Süresi 58. Ayet

‘’Bir saat veya bir gün adaletle hükmetmek, bir sene veya altmış sene nafile ibadetten hayırlıdır.’’ 

Hz. Muhammed el-Acluni , KeÅŸfu’l Hafa, II, 58,1721

Hayatımızın tüm alanlarında hatta menfaatimize uymasa dahi adil davranmamızı emreder. İş dağılımı, miras dağılımı yaparken, devlette veya özelde yöneticiler tayin ederken, herhangi bir konuda seçim yaparken, insanlar arasında anlaÅŸamadıkları bir konuda hüküm verirken en yakınımız dahi olsa adaletle hükmetmeyi, velhasıl iÅŸin ehline verilmesini adaletin bir ÅŸartı olduÄŸunu, adaletle yapılmayan tüm iÅŸlerin zulm, yapanlarında zalimler olduÄŸunu öÄŸretir. Sporun kimlik oluÅŸturma noktasındaki katkıları kavramlar üzerinden incelenmeye gelecek yazılarımızda devam edilecek…

Yorum Yapın